Çocuklar İçin Felsefe (P4C) Eğitici Eğitimi
1960’lı yıllarda, Amerikalı felsefe profesörü Matthew Lipman derslerinde öğrencilerinin akıl yürütme becerilerinin yetersiz olduğunu gördükten sonra, doğru düşünmeyi öğrenmek için üniversite sıralarının geç olduğunun farkına varır. Bu farkındalıktan hareketle Lipman, Çocuklar İçin Felsefe (P4C) pedagojisini başlatır.
Matthew Lipman ve takipçilerinden Ann Sharp bu pedagojiyi geliştirirken, Sokratik Diyalog yöntemini temele alırlar. Bu yöntemde, başlangıçta karşımızdaki kişinin hiçbir şey bilmediği varsayılır ve ona sorular sorarak düşünmesi ve sorgulaması sağlanır.
P4C yönteminde soruşturan bir topluluk (Community of Inquiry) oluşturulur. Öğretmen burada “Kolaylaştırıcı” olarak adlandırılır. Kolaylaştırıcı tarafından yönlendirici sorular sorularak desteklenen soruşturma sırasında, kolaylaştırıcı soruşturmayı kontrol altında tutmaz. Çocuklar soruşturma sırasında, sorular sormaya, sorular üzerinde düşüncelerini ifade etmeye ve birbirlerini dinlemeye yönlendirilirler.
1990’lı yıllarda Alman felsefeci ve eğitmen Karin Murris, Lipman ile çalışmaya başlar. Murris yaptığı çalışmaların sonucunda, felsefenin okul öncesi çocuklar için uygulanabilir hale gelmesini sağlamıştır. Küçük çocuklarla felsefe yapma olanağı sağlayan, hikaye kitapları geliştirmenin yanında, çocuklarla uygulamalar yapmıştır.
Okullarda P4C eğitim yönteminin uygulanmasına anaokullarından başlanmaktadır. Bunun en önemli nedeni, 5 yaşındaki bir çocuğun tıpkı bir filozof gibi, merak eden, sürekli soru soran doğal bir yetisinin olmasıdır. Okulda, evde durmadan sorular soran, merak duygusu çok yoğun olan bu yaş grubu çocuklar hak ettikleri ilgi ve desteği yeterince görememektedirler.
Çocuk ve Felsefe kelimelerini bir araya getiren P4C sisteminin, başlangıçta aldığı ilk tepki, felsefe gibi soyut bir alanda çocukların etkili olamayacağı yönündeydi. Oysa P4C’nin öncelikli amacı çocukların doğal olarak sahip olduğu, sorgulayıcı düşünce yapılarının kaybolmadan geliştirilmesini sağlamak.
Ezberci eğitim sisteminin ellerine teslim ettiğimiz çocuklarımız, çok küçük yaşlardan itibaren pasif bir dinleyici ve bilgi yüklenicisi haline getiriliyor.
Özellikle anaokulu çocukları duygularını, davranışlarının nedenlerini, değerleri, temel kavramları üzerinde hiç düşünmeden, konuşmadan, kendini ifade etmeden ezberden öğreniyor.
Eğitim İçeriği
Neden Katılmalısın ?
Pilates Eğitmeni Olma Şartları – Kariyerini Pilates Üzerine Kurmak İsteyenler İçin Rehber Pilates eğitmenliği, spor…
EĞİTİMCİNİN EĞİTİMİ Eğitim vermek, sadece bilgiyi aktarmak değil, aynı zamanda etkili sunum yapabilmek, katılımcıların ilgisini…
YARATICI DRAMA LİDERLİĞİ/EĞİTMENLİĞİ SERTİFİKA PROGRAMI YARATICI DRAMA NEDİR* DRAMANIN 10 KAZINIMI - NÜLÜFER AKCAN TEKİN'DEN…
GERİ BİLDİRİM EĞİTİMİ İletişimin en önemli unsurlarından biri olan geri bildirim, doğru uygulandığında güçlü bir…
AİLE DANIŞMANLIĞI ÖRGÜN EĞİTİMİ MEB Onaylı Sertifika Programı 📌 Eğitimin Adı: Aile Danışmanlığı Örgün Eğitimi…
OYUN TERAPİSİ EĞİTİMİ SERTİFİKA PROGRAMI 📌 Kontenjan: Maksimum 30 kişi ile sınırlıdır. (Tüm illere…